GİNAR
Baharla Gelen Tatlar
Enginar Eski çağlarda her derde deva olarak kabul edilen, ilaç niyetine tüketilen Mineral ve vitamin bolluğu açısından zengin bir sebze........
Karaciğerin ve kalbin büyük dostu olan bu enginarı doya doya mevsiminde yemek gerekir diye düşünüyorum. Yemeğini yapması aslında çok zor olmayan bu sebze için bir takım küçük ayrıntılara dikkat edilirse çok lezzetli olduğunu görebiliriz.
Ülkemizde enginarın pilavı, etlisi, zeytinyağlısı, içbaklalısı yapılıyor. Fakat başka bir çok pişirme yöntemleri de yaratılabilir. Enginarları ayıkladığı zaman kararmaması için limonla ovup limonlu suda bekletmek gerektiğini mutfakta ilgili yemek yapan kişiler bilirler. Garnitürü yemek isteyenler için içine bezelye, havuç ve isteğe bağlı küp şeklinde doğranmış patates konabilir.
Bol miktarda potasyum, kalsiyum ve manganezden başka A, B1 ve C vitaminleri içeren enginarın en büyük özelliği karaciğeri temizlemesi ve safranın kolay akışını sağlaması. Romatizmalılara salık verilen enginar, unlu yiyeceklerin sindirimini kolaylaştırdığı gibi idrar söktürücü özelliğe da sahip. Diyet yapanlar için göz ardı edilemeyecek olan enginarın 100 gramı 53 kalori olduğu uzmanlar tarafından söyleniyor.
Tam da mevsimi gelmişken lezzet denemeleri yapmak elinizde. ''Ender Saraç'' okuduğum bir yazısında ''her yıl tam bu zamanlarda 40 gün birer adet enginar yenilmesini ve yapraklarını kaynatarak birer bardak 140 gün içilmesini'' öneriyor. Sinir hastalıkları, romatizma, skorbit hastalıklarında çok iyi sonuçlar alındığı Enginarın afrodizyak özelliği çok eski devirlerden beri biliniyor. Karaciğer ve safra kesesinin düzenli çalışmasını sağlıyor. Karaciğerdeki öd üretimini tetikleyerek fazla alkolün işlenmesini kolaylaştırıyor. Dolayısıyla alkolün karaciğere çok fazla zarar vermesinin de önüne geçiyor, antioksidanlar, karaciğer çevresindeki hücrelerin yıpranmasını engelleyerek hastalıkları önlüyor. İçeriğindeki luteolin maddesi sayesinde kötü kolesterol LDE'yi düşürüyor. İyi kolesterol HDL'yi yükselterek de kalbi koruyor. Karın ve mide ağrılarına iyi geliyor. Yalnızca enginar yemek dahi kan şekerini dengede tutarak sık sık acıkmayı önlüyor ve diyabetle savaşıyor.
Dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta da emzikli annelerin, böbrek ve mesanesinde iltihap olanların bu bitkiden uzak durmaları gerekiyor.
Ülkemizde de bol miktarda yetişen enginarın yerli çeşitlerinden başka Bayrampaşa, Darıca, Sakız enginarları sayabilir. Ağırlıklı olarak Ege'de yetişen enginarın küçük göbek ve geniş çanaklı tipleri bulunuyor. Büyük kentlerde enginarların Bayrampaşa olarak adlandırılan olgunlaşmış geniş çanaklı tipi, ayıklanmış ve soyulmuş halde satılıyor. Türkiye'de enginar en çok zeytinyağlı olarak tüketiliyor. Ege bölgesinde enginar çoğunlukla çok tazeyken kabukları ile pişiriliyor. Bu körpe kabuklar da yeniyor. Diğer bir şekli de bebek enginar olarak tümünün pişirilmesi. Ama bu hali ülkemizde hemen hemen hiç kullanılmıyor. Bazı ülkelerde ateşin közünde bütün olarak pişiriliyor. Doğu Akdeniz ve Afrika kıyılarında özellikle etli çeşitleri de mutfaklarda yer alıyor. Batı Akdeniz ve Avrupa'nın iç kesimlerinde ise çoğunlukla küçük ve körpe enginarların konservesi yapılıyor, salata ve garnitür olarak tüketiliyor.
Tariflerini sebzelerde ve resimli yemeklerde bulabilirsiniz bu güzel yiyeceği bahar mevsiminde bol bol yemeniz tavsiyesiyle......
Kaynak: Erdal Saraç kitabından
Hikmet Büyükdemir.
23 Aralık 2007 Pazar
Baharla Gelen Tatlar
Gönderen admin zaman: 04:57
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder