Soframızdaki tehlike
ATO'nun ve Türkiye Ziraatçılar Derneği'nin hazırladığı 'Sofradaki SOS' raporuna göre, domates, patlıcan, patates, kabak, üzüm, elma, kavun, buğday, arpa, yulaf , çavdar ve çeltikte hormon kullanılıyor.
Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) ve Türkiye Ziraatçılar Derneği'nin (TZD) hazırladığı "Sofradaki SOS" raporuna göre, hormon, tarım ilacı, antibiyotik, katkı maddesi ve kimyasal gübreler ölçülü kullanılmaz ve denetimi iyi yapılmazsa insan sağlığını tehdit ediyor, hastalıklara, sakatlıklara, erken ölümlere davetiye çıkarıyor. Rapora göre, Türkiye'de 27 bin gıda sanayi işletmesinin 10 bini denetlenemiyor. Çünkü bunlardan sadece 17 bini Tarım Bakanlığı'nın gıda siciline kayıtlı. Yaklaşık 400 bin gıda satış ve toplu tüketim yeri olduğu dikkate alındığında insan sağlığının ne denli bir tehdit altında olduğu ortada.
Hormonlu kazanç uğruna
Gıdalarda hormon kullanımı, halk arasında en çok tartışılan konuların başında geliyor. Rapora göre, Türkiye'de "domates, patlıcan, patates, kabak, üzüm, elma, kavun, buğday, arpa, yulaf , çavdar ve çeltik"te hormon kullanılıyor. Hormon kullanımı ile ilgili pek çok rapor, iddiaların aksine salatalık ve çilekte hormon kullanılmadığını söylüyor. Raporlara göre, piliçte de hormon kullanılmıyor. Tıp çevrelerindeki yaygın görüşe göre, hormonlu bitki ve etler, sürekli tüketildiğinde vücuttaki hormon dengesini bozuyor.
Rapora göre sürekli hormon kullanımı konusunda vücudun bağışıklık sisteminin bozulması, şişme ve yağlanma, hücrelerin zayıflayarak kanser hastalıklarına davetiye çıkarması gibi kanıtlanmamış ancak ciddi şüphelere yol açan sonuçlar bulunuyor.
Tarım ilaçları
Rapora göre, kanser vakalarının artışında, "tarım ilaçları"nın "aşırı", "zamansız" ve "uygunsuz" kullanımının da büyük payı var. Hasat zamanından belirli bir süre önce kullanımı durdurulmayan tarım ilaçlarının etkisi, yıkamayla yok olmuyor. Bilinçsiz kullanılan tarım ilaçları, saç dökülmesinden kansere kadar pek çok sağlık sorununa kapı aralıyor. Bu tehlike bilinmesine karşın, dünyada her yıl 2,5 milyon ton tarımsal mücadele ilacı kullanılıyor. ABD'de yılda 293 bin, İtalya'da 43 bin, Fransa'da 41 bin, İngiltere'de 30 bin, Almanya'da 25 bin, Yunanistan'da 32 bin ton, Türkiye'de 13 bin ton "zirai mücadele ilacı" toprağa ya da bitkiye uygulanıyor. Sorun uygulamada ortaya çıkıyor.
Dengesiz beslenme hayvanlar için de zararlı
İnsan sağlığı için ciddi riskler taşıyan dengesiz beslenme, hayvanlarda da neden olduğu mide dönmesi sonucu ölümlere yol açabiliyor. Prof. Dr. Ok: "dengesiz beslenme, kalitesiz yem ve konsantre yemin yoğun olarak kullanılması gibi sebeplerden dolayı ortaya çıkan mide dönmesi, önlem alınmaması halinde 36-48 saat arasında hayvanı öldürebilir" dedi.
10 Nisan ile 5 Mayıs arası domates yemeyin
ATO ve TZD tarafından hazırlanan raporda, 15 Ekim-10 Kasım ve 10 Nisan-5 Mayıs tarihleri arasında domates, 15 Kasım-15 Mayıs tarihleri arasında patlıcan ve 1 Kasım-15 Mayıs tarihleri arasında kabak yenmemesi öneriliyor. Rapora göre, domates çekirdeksiz ve içi vıcık vıcıksa, patlıcan içi süngerimsi ve çekirdeksizse, kabak çekirdeksizse, biber aşırı büyük ve etliyse, çekirdek evi boş, etli kısmı sertse, patates şekilsiz ve patates yumruları yapışıksa, içinde kararmalar varsa, karpuz çekirdek yerleri boşsa hormonlu olduğu anlamına geliyor.
'Tarım ilaçları reçeteye bağlansın'
ATO ve TZD'nin raporunda insan sağlığını tehdit eden bir diğer sorun da Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO). Raporda, "genleriyle oynanmış tohumların Türkiye'ye girmesi yasaklandı ancak hayvan yemi olarak ülkemize ithal edildiği biliniyor" deniliyor. Rapora ilişkin değerlendirmelerde bulunan ATO Başkanı Sinan Aygün, sahte içki kullanımı sonucu ortaya çıkan ölümlerin ardından Türk halkının tükettiği gıdaları daha çok sorgulaması gerektiğini dile getirdi.
TZD Başkanı İbrahim Yetkin ise şunları söyledi: "Üretim aşamasında denetim söz konusu olduğunda, en önemli konulardan biri ilaç konusunun reçeteye bağlanmasıdır. Bu sağlanmadığı sürece, çiftçinin gelişigüzel ilaç kullanımı ve buna bağlı olarak gündeme gelen sorunların çözülmesi çok güç olacaktır."
15 bin katkı maddesi var
Sebze ve meyvelerde hasadın yaklaştığı dönemlerde kalıntı süresi kısa olan ilaçlar kullanmak gerekiyor. 15 bin çeşidi aşkın katkı maddesi bulunuyor. Hazır gıdalardan dondurmalara, çikolatadan gofrete, dondurulmuş ürünlerden konserve balıklara kadar binlerce gıdaya katkı maddesi konuluyor. Hayvanlarda antibiyotiklerin kontrolsüz kullanılması da tıpkı tarım ilaçları gibi zararlara neden oluyor. Antibiyotikler, kullanıldığı canlının vücudunda uygun bir dozda kullanılmadığında dışarı atılamıyor ve tüketim sırasında doğrudan insana geçiyor. Bunun için hayvanların kesiminden belli bir süre önce antibiyotik kullanımına son verilmesi, örneğin piliçlerde antibiyotik kullanımının kesimden bir hafta önce sonlandırılması gerekiyor.
25 Aralık 2007 Salı
Soframızdaki tehlike
Gönderen admin zaman: 15:24
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder