Parfüm, ilk çağlardan beri tenlerin ayrılmaz parçası.. İşte Sürüldükleri tenin kişiliğini alıp, özlerini bu kişiliğe yansıtan parfümlerin gizemli dünyası.. Ancak her parfüm size uygun olmayabilir. İpuçlarını öğrenmek istemez misiniz. Peki hangi ünlüler hangi parfümü kullanıyor?
Hepimizin koklayarak uyandığımız, anılarımızı üzerine kurduğumuz, aşkımızı ayırd ettiğimiz, ne ve nasıl olmak isteğimizi bilen bir kokusu var. Kokusu sayesinde yarattığı iletişimle tarihin ilk çağlarından bu yana vazgeçilmezlerimizden olan parfüm, evrensel bir dil, çiçek ya da yaprak notalarıyla beslenen bir seçim... Latince 'per fumum (dumanın içinden)' kelimesinden gelen parfüm, antik çağlardan beri insanlığı büyüledi. Mısır kaynaklarında banyoda ve dini törenlerde kokulu merhemlerin, sıvı yağların kullanıldığı yazılı. Bir koku düşkünü olan Kleopatra ve maiyeti de tören alanına girmeden çok önce, saçtıkları kokular insanların burunlarına ulaşırmış. Yunanlı ve Romalılar, ziyafetler esnasında kendilerini çiçeklerle kokulandırmış sularla serinletirmiş.
İngiltere'de bir dönem yasaktı
Güzel Kokuların Tarihi adlı kitap ve ParfumShop adlı internet sitesinde yer alan bilgilere göre ilk parfüm, 14. yüzyılda Macar Kraliçesi Elizabeth zamanında yağların alkolle karıştırılmasıyla elde edildi. Araplar da egzotik madde kullanımıyla parfümün gelişiminde önemli rol oynadı.
Modern parfüm tarihi ise, 17. yüzyılda Fransa'da, Grasse'da başladı. Kral 15. Louis'nin sarayı, 'la cour parfumee (koku sarayı)' olarak anılırdı. İstenmeyen, hoş olmayan kokuların parfümle gizlendiği neredeyse hiç banyo yapılmadan sadece parfümün etrafa yaydığı kokularla yaşıyorlardı. Sarayın yatak odaları da, koku kavanozlarıyla sarılmıştı. 18. yüzyılda dünyanın hemen her yerinde koku modası başlamıştı. Ancak, 1774'de Britanya Parlamentosu, bir kocayı güzel kokularla etkileyen kadınların 'büyü' yaptıkları hükmüyle, tarihe geçen 'parfüm yasağı' kararını hayata geçirdi.
Yeni çağ savaşla başladı
Parfüm piyasasında yeni çağ, I. Dünya Savaşı ile başladı. Fransız modacılar kısa saçlı, boyalı tırnaklı kadına yönelik yeni bir stil oluşturdular.
Bu beraberinde yeni kokuları getirdi. Hafif çiçekler, baharatlı kokular ve çok çeşitli parfümler piyasada hakim oldu. II. Dünya Savaşı'nın sonlarında sade tasarımlar yerini cazibeye bıraktı. Zamanın ruhuna uygun cazibeli, cesur ve saldırgan olarak tanımlanan adeta cinsel devrim ruhunu belirleyen kokular üretilmeye başlandı. Bugün kullandığımız bir çok koku, halen 1920 - 30'ların izlerini taşıyor ve parfümler, tarihte olduğu gibi kişiliğimize ve ne istediğimize ilişkin mesajlar veriyor. Ve işte, kişiliğimizin kimi zaman masum, kimi zaman baştan çıkarıcı 'kokusunun', yani parfümün sırları...
Size uygun esansı nasıl seçersiniz?
Eskiden sarışınlar için ferah, yeşil ya da meyveli bir koku önerilirdi. Ya da koyu renk saçlılar için oryantal bir koku. Ancak bu tür öneriler tarihe karıştı. Artık, kendi kişiliğinize uygun parfümleri seçmeniz gerekiyor. Bunun için öz bilincinizi güçlendirin, erotik istek, dikkat çekme, farklılaşma, anı yaratmanın hangisini istiyorsunuz karar verin. Hangi ana maddeden yapılan parfümün, koklayanda hangi etkiyi bıraktığını aşağıda bulacaksınız...
Çiçekler: Ferah, gösterişsiz, gıdıklayıcı, zarif, tatlı, feminin.
Chypre: Klasik, gizemli, mütevazi, dolu, kalıcı, şık.
Ağaçlar: Uyarıcı, sportif, sert, dinamik, çekici.
Amber: Egzotik, örtcü, sıcak, derin, fethedici.
Deri: Baharatlı, sıcak, kuru, karakteri güçlü, yoğun.
Yasemin: Esprili, zeki kadın için.
Madonya: Şaşırtıcı kadın için.
Misk: Güçlü kadın.
Gül: Çiçeği burnunda genç kız için.
Limon: Melonkolik kişiler için.
Mavimsi mor: Genç dullar için.
Parfüm neden oluşuyor?
Kökünden çiçeklerine kadar tüm bölümleriyle bitkiler, koku malzemelerinin ana kaynağı. Ancak, dünya piyasasındaki yüksek fiyatlar yüzünden (bir kilo gülyağı bugün 10 bin dolardan fazla) günümüzde parfümler salt doğal maddelerden oluşmuyor. Zamane pargümlerini doğa ve kimyanın melezi olarak tanımlayan uzmanlar parfümü oluşturan bitki ve özleri şöyle özetliyor:
Yaprak ve saplar: Kekik, okaliptüs, ıtır çiçeği, tefarik, lavanta, biberiye, nane, defne.
Çiçekler: Gül, yasemin, karanfil, nergis, teber.
Meyve, tohumlar: Biber, kuru karanfil, vanilya, anason, hindistan cevizi.
Ağaçlar: Sandal, çam, sedir.
Kabuklar: Armut, tarçın.
Yosun: Meşe.
Bitki ve otlar: Tarhan, adaçayı, kekik.
İğne yapraklar ve dallar: Ladin, çam, selvi.
Kökler: Vetiver, zencefil, süsen.
Meyve kabukları: Bergamut. limon, portakal, limet.
Koku alırken önce bir kumaşa sıkın
Parfüm dükkanlarında en yeni kokuyu çıkarttırmayın. Henüz parfümlerle hiç ilgilenmemişseniz, bildiğiniz kokulardan hareket edin.
Parfümü bir kumaş parçası üzerinde deneyin. Kolunuzda ise üç kokudan fazlasını denemeyin.
'Parfüm sürmeyen kadının geleceği yoktur' sözlerine kulak asmayın.
Alırken erkekleri düşünmeyin. Moda olanı değil, beğendiğiniz ve size uygun kokuyu seçin.
Parfüm kullanırken belli stratejik noktalar var: Kulak arkası, boyun çukuru, bilekler. Ancak bu noktalarla yetinmek zorunda değilsiniz. Nemli ve sıcak noktaları hedef alın; göğüs arası, kol altları, şakaklar, bilekler, diz arkası, dirsek içi gibi.
|
Taklitlere dikkat!
Sokaklardan vitrinlere terfi eden taklit parfümleri piyasaya süren uyanıklar, orijinal şişeleri temin edip, parfümü ise bilinmeyen değişik karışımlardan elde ediyor. Ancak, taklitler kendilerini kutularından ele veriyor. Genelde mat renkli ve üzerinde yazım hatası bulunan taklit kutular eğer kapalıysa mutlaka inceleyin. Ünlü bir parfüm ise hologram etiketi olmasına dikkat edin. Parfüm bozuksa renginden belli olur. Bu tip parfümler, cilt hastalıkları, alerji ve kaşıntıya neden olabiliyor. Eğer bu belirtilerden birini gözlemlerseniz, mutlaka bir cilt doktoruna görünün.
Ünlüler ve parfümleri
Greta Garbo: Rochas'ın Femme
Liz Taylor: Patou'nun Joy
Brigitte Bardot: Balmain'den Vent Vert
Jeanne Moreau: Diorama No.5
Ava Gardner: Chanel No.5
Marlene Dietrich: L'heure bleue
Mae West: Petou'nun Joy'u
Cameron Diaz: Guerlamain'in Samsara'sı
Katherine Witt: Gucci'nin Envy
Sezen Aksu: Dolce Gabbana
Nükhet Duru: Eccoda ve Gucci Rush
Ajda Pekkan: Nova İsedas
Sibel Can: Armoni
(milliyet)
0 yorum:
Yorum Gönder