Yaklaşık 20-25 yıl önce bilgisayarların gelişimi iş yerlerinde bir devrim yarattı. Daha önce ofis işleri daktilo, dosyalama, okuma ve yazma gibi aktiviteler içeriyordu. Bu aktivitelerin her biri kısmen farklı vücut ve bakış pozisyonu gerektirir, bu da aktiviteler arası doğal bir ara verme yaratırdı. Bilgisayarlar bu işlemlerin hepsini bir araya topladı, bunları ekran karşısından kıpırdamadan yapılır hale getirerek kalite, üretim ve etkinliği artırdı. İş dışında da internet, vb amaçlı bilgisayar kullanımımız arttı. Bunun sonucunda 21. yüzyıl bir salgınla karşı karşıya kaldı: "Bilgisayara bakma sendromu". Bilgisayar kullanıcıları olarak bu sendromun bir veya birkaç bulgusundan pek çoğumuz şikayetçiyizdir: Gözlerde ağrı, yorgunluk, rahatsızlık, kızarıklık, bulanık görme, çift görme. Bu sendromun gözlerle ilgili olmayan diğer belirtileri ise baş-boyun-omuz ve sırt ağrıları!
Bilgisayara bakma sendromunun en önemli nedeni göz kurumasıdır:
Bilgisayarla çalışma sonrasında gözlerde kuruluk ve buna bağlı yanma ile ağırlık hissi olur. Bilgisayar kullanıcısında, göz yüzeyindeki kuruluğu telafi etmek üzere refleks bir göz yaşarması da meydana gelebilir. Göz yüzeyinde kuru noktalar oluşmasının temel sebebi ekran karşısında göz kırpma hızımızın düşmesidir. Bunun yanı sıra şu risk faktörleri de ekran karşısında gözlerimizin kurumasında rol oynar:
• Ofis ortamı: Klimalar, kağıt tozu, lazer ve fotokopi tonerleri; ortamda kuruluk ve gözün korneasını (en öndeki saydam tabaka) rahatsız eden kimyasal dengesizlik yaratır.
• Göz yüzeyindeki buharlaşma alanının artması: Kâğıttan bir yazı okurken genellikle aşağı doğru bakarız. Göz kapaklarımız, göz yüzeyinin önemli bir bölümünü kapar ve gözyaşının buharlaşmasını engeller. Ekrandan bir yazı okurken ise genellikle ileri doğru bakarız. Bu da göz kapakları arasındaki aralığı genişletir. Böylece gözyaşı daha geniş bir alandan buharlaşır.
• Cinsiyet: Kadınlarda göz kuruması şikayeti erkeklerden daha fazladır.
• Yaşlanma: Yaşlandıkça gözyaşı üretimimiz azalır.
• Kimi römatolojik hastalıklar
• Kontakt lens kullanımı: Lens, kurudukça, göz kırpma sırasında üst göz kapağına yapışır ve rahatsız edici bir sürtünme hissi yaratır.
• Kirpik diplerinde "blefarit" ismini verdiğimiz kepeklenme, kızarma.
• Göz kapaklarının iç kısmına makyaj malzemesi sürülmesi.
Peki ya ekranın görüntü kalitesi, ışıklandırma ve yansımanın gözlerimiz üzerindeki olumsuz etkileri neler?
Bilgisayarın ekrandaki görüntüleri ne kadar iyi gösterdiği 3 şeye bağlıdır: Tazelenme ("refresh"), çözünürlük ve nokta yüksekliği ("dot pitch"). İdeal tazelenme hızı 70 Hz ve üstüdür. Çözünürlük ne kadar yüksekse o kadar iyidir. Nokta yüksekliğinin 0.28 mm veya altında olması tercih edilir.
Kullanma klavuzlarını ihmal etmeyin!
Windows’da tazelenme hızı ve çözünürlüğü, Ekran Özellikleri’nde "ayarlar" kısmından değiştirebilirsiniz. Eğer farklı bir işletim sistemi kullanıyorsanız, yardım menüsüne veya monitörünüzün kullanım kılavuzuna başvurun. Nokta yüksekliği ise sabittir, ayarlanamaz.
Çevre aydınlatması (floresan, pencere, masa lambası, vb) fazla olmamalıdır. Yoksa ekrandaki karakterlerde yansıma ve parlamalar meydana gelir. Etraftaki ışıklandırma düzenlenemezse, parlama önleyici filtreler kullanılmalıdır. Ekran filtreleri görsel algılamayı artırıp, gözleri biraz olsun rahatlatabilirler.
LCD daha az yoruyor
CRT ("cathode ray tube") monitörlerle LCD ("liquid crystal display") monitörler karşılaştırıldığında ise; LCD monitörler göz sağlığı yönünden daha avantajlıdırlar. LCD teknolojisinin gelişimi, gözlerimizin daha az yorulmasını sağlıyor.
Bilgisayara bakma sendromundan daha az etkilenmek için şu kurallara uyun:
1. Çevre aydınlatması fazla olmasın.
2. Ekran sizden 35-40 cm uzak olsun.
3. Saatte en az 2 kez başınızı ekrandan kaldırıp, uzağa doğru bakın.
4. Yılda 1 kez göz muayenesi olun.
5. Suni gözyaşı damlası kullanın (göz doktorunuza sorun).
6. Ofisinizin havasını nemlendirin.
7. Ekran filtresi kullanın.
8. Gözlük kullanıyorsanız, camları antirefle özellikte olsun.
göz sağlığı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
göz sağlığı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
13 Şubat 2008 Çarşamba
Gözlerinize Dikkat
Etiketler: ekran, göz sağlığı, Gözlerinize Dikkat
21 Ocak 2008 Pazartesi
Göz altı morluklarınızdan kurtulun
Göz altı morlukları genellikle yetersiz uyku uyuma, aşırı yorgunluk, stres, burun tıkanıklığı ve kronik egzema gibi nedenlerle oluşur. Kalıtımın da göz altı morluklarına etkisi büyüktür. Ayrıca yaşlandıkça deri inceldiği için göz çevresinin koyulaşmasına neden olur. Göz altı morluklarından kurtulmak için aşağıdaki tedaviler yararlıdır:
- Günde en az 10 bardak su için.
- Gözlerinize zarar verebilecek her şeyden uzak durun.
- Günde en az 8 saat uyuyun.
- Göz çevresini uzun süre kremli bırakmayın. Kremi sürdükten 10-15 dk sonra göz çevresini kremden arındırın.
- Göz kapaklarınızın üzerine çiğ patates ya da salatalık dilimleri koyarak 15-20 dk boyunca uzanın. Ardından ılık su ile durulayarak, krem uygulayın.
- Eşit ölçülerde taze patates ve salatalık suyunu karıştırın. Ardından bir pamuk parçasını bu suda ıslatarak 20 dk boyunca göz kapaklarınızın üzerinde bekletin. Soğuk su ile gözlerinizi yıkayın.
- Eşit ölçülerde limon ve domates suyunu karıştırarak günde iki kez göz altlarınıza uygulayın.
- Zerdeçalı ananas suyu ile karıştırarak göz altı morluklarınıza sürün.
- Naneyi ezerek göz çevresine uygulayın.
- Göz çevresine yatmadan önce badem yağıyla masaj yapın ve buna iki hafta devam edin. Değişimi fark edeceksiniz.
- Toz haline getirilmiş E vitamini kapsülünü bal ve yumurta akıyla karıştırarak göz çevresine sürün. Göz çevresindeki koyuluğu azaltacaktır.
- Sıcak ya da soğuk bir bezi göz altlarına koyun. 10 dk sonra koyu renkli yüzeye badem yağı sürün.
- İşaret parmağınızın altındaki tepeye (avuç içindeki) bastırın. Burası akupunktur noktasıdır ve göz sağlığına faydalıdır.
Etiketler: göz altı morlukları, göz sağlığı
Göz kapaklarındaki şişkinliği geçirmenin yolları
- Yatağınızın baş kısmını yükseltin. Böylece uyurken göz çevresinde biriken sıvılar engellenir.
- Gözlerinize E vitamini ya da zeytinyağı uygulayın.
- Patatesleri rendeleyerek bir bez parçasına sarın ve 15-20 dk göz kapaklarınızın üzerinde bekletin.
- Soğuk salatalık dilimleri ya da kullanılmış çay poşetlerini 20 dk boyunca gözlerinizin üzerinde bekletin.
- Salatalık ve limon suyunu karıştırarak, gözünüzün üzerine uygulayın.
- Göz altlarına 15 dk boyunca soğuk suyla kompres yapın.
Gözleri güçlendirmek için:
- A vitamini açısından zengin olan meyve ve sebzeler tüketin.
- Bir adet havucu sıcak suyun içinde birkaç dakika bekletin. Ardından bu suyu günde 3 kez yemeklerden önce için.
- Pamuğu gül suyuna ya da soğuk suya batırarak göz altlarınızda 10 dk bekletin.
- Ginkgo biloba kullanın.
- Soğutulmuş papatya çayı poşetlerini göz üzerine ve çevresine koyun.
Etiketler: göz bakımı, göz sağlığı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)